YÖK Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç, YÖK’ün “Araştırma Odaklı İhtisaslaşma Projesi” kapsamında yer alan “Araştırma ve Aday Araştırma Üniversitelerinin” rektörleri ile İstanbul Teknik Üniversitesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen toplantıda bir araya geldi. 11.Kalkınma Planında yer alan “Araştırma üniversiteleri yetkinlikleri dikkate alınarak öncelikli sektörlerle eşleştirilecek, belirlenen hedeflere ulaşmak için oluşturulan projelere dayalı iş modelleri uygulamaya konulacak ve bu işbirlikleri desteklenecektir” hükmü kapsamında yapılan eşleştirmeler öncesinde YÖK tarafından üniversitelerin sektör ve alan tercihleri alındı.
Üniversitelerden tercihleri alındıktan sonra alan eşleştirmeleri yapılırken her bir rektörle ayrı ayrı görüşülerek üniversitelerin tercihleriyle yetkinlikleri buluşturulmaya çalışıldı. Bu süreçte TÜBİTAK tarafından “Üniversitelerin Alan Bazında Yetkinlik Analizi” de değerlendirilerek eşleştirmeler gerçekleştirildi. Kalkınma Planında yer alan tüm sektörler ve alt alanlar bir veya birden fazla üniversite ile eşleştirildi.
Projede 16 üniversiteye yer verildi
Yeni YÖK’ün Araştırma Odaklı İhtisaslaşma Projesi kapsamında “Ankara, Boğaziçi, Erciyes, Gazi, Gebze Teknik, Hacettepe, İstanbul Teknik, İstanbul, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa, Orta Doğu Teknik ile İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü "Araştırma Üniversitesi", Bursa Uludağ, Çukurova, Ege, Selçuk ve Yıldız Teknik Üniversiteleri ise "Aday Araştırma Üniversitesi" olarak belirlenmişti. Açıklanan projede tüm üniversiteler için öncelikli sektörler tespit edildi ve alanlar konusunda eşleştirmeler yapıldı.
Öncelik gıda arzı güvenliği ve otomotiv
İTÜ ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantıda BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz da hazır bulundu. TÜBİTAK ve YÖK Başkanlığı yetkilileriyle öncesinde gerçekleştirilen toplantıda bu alanlar için gönüllü olduklarını ilettiklerini aktaran Rektör Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz; “Üniversite olarak öncelikli sektör talebimizi Gıda Arzı Güvenliği ve Otomotiv alanlarında kullanmak istedik. YÖK Başkanlığımız ve TÜBİTAK yetkilileri ile bu konuları görüşmeden önce Üniversitemiz bünyesinde görev yapan akademisyenlerimizle bu konuyu istişare ettik. Yetkinliklerimizi, donanımlarımızı, güçlü ve zayıf yanlarımızı belirledik. Bu doğrultuda neler yapabileceğimiz konusunda fikir alışverişinde bulunduk. Gıda arzı güvenliği konusunda uzun yıllardan gelen bir bilgi birikimimiz var. Bu alanda önemli çalışmalara imza attık. Bundan sonra da aynı hassasiyetle çalışacağımıza inanıyoruz. Öte yandan otomotiv konusunda da ciddi bir donanıma sahibiz. Türkiye’nin en iyi Otomotiv Mühendisliği Bölümü’ne ve bu bölümde görev yapan akademisyenlerine sahibiz. Bu bilgi birikiminin yanı sıra yerli otomobil fabrikamız da zaten hali hazırda Bursa’da kuruluyor. Bizim için önemli bir avantaj olacağına inanıyoruz. Alınan yeni kararların; Türkiye’ye, üniversitemize, sektörlerimize ve akademik camiamıza hayırlı olmasını diliyorum” açıklamasında bulundu.