Özel Hayat Hastanesi Diyetisyeni Fatma Hallaç, Kurban Bayramı’na sayılı günler kala hem kurban etinin saklanma ve pişirilmesine, hem de tüketim miktarına kadar pek çok önemli konuda uyarılarda bulundu.

Et yemeklerinin bolca tüketileceği Kurban Bayramı’na sayılı günler kaldı. Bayramgeleneklerimizden olan tatlı, şeker tüketimine ek olarak bu bayramda kırmızı et tüketiminin miktarı ve sıklığı da artıyor.

Konuyla ilgili uyarılarda bulunan Özel Hayat Hastanesi Diyetisyeni Fatma Hallaç, “Bayram boyunca kırmızı et tüketiminin miktarı ve sıklığının artması ile birlikte kalp-damar hastaları, diyabet ve hipertansiyon hastaları risk altındadır. Her zaman olduğu gibi bayramda da sağlıklı beslenmenin temel prensiplerine, yiyecek seçimine, porsiyon kontrolüne ve besin gruplarının dengeli dağılması için alınması gereken önlemlere uymaya herkes özen göstermelidir” dedi.

Protein önemli ama

Doğru beslenme ilkeleri arasında yeterli miktarda protein tüketiminin önemli bir yer tuttuğuna dikkat çeken Diyetisyen Hallaç, “Gün içinde toplam tüketilmesi gereken protein miktarı kişinin ağırlığına, fiziksel aktivitesine, sağlık durumuna göre değişmektedir. Hayvansal kaynaklı proteinlerin büyük bir kısmını etler oluşturmaktadır. Fakat hayvansal kaynaklı proteinlerin doymuş yağ ve kolesterol içerikleri fazla olduğundan tüketim miktarlarına dikkat edilmesi gereklidir. Bireye göre tüketim miktarı değişmekle beraber günde 100-150 gr. tavuğun göğüs eti, hindi, yağsız dana eti, balık gibi etlerin tüketilmesi uygundur. Ayrıca etin tüketim miktar ve çeşidi kadar pişirme ve saklama koşulları da önemlidir” diye konuştu.

Etler nasıl saklanmalı?

Kurban etlerinin saklanma koşullarına dair de bilgi paylaşan Diyetisyen Hallaç, “Etler kolaylıkla bozulabilen potansiyel riskli besinlerdir. Etlerin dondurulduktan sonra tekrar çözünmesi bazı ‘mikroorganizmalar’ için üreme ortamı oluşturur ve bu da sağlığımızı tehdit eder. Çözünen et hemen pişirilmeli ve tekrar dondurulmamalıdır.Kurban etleri büyük parçalar şeklinde değil, birer yemeklik olacak şekilde küçük parçalara ayrılarak buzdolabı poşetine veya yağlı kâğıda sarılmalı ve buzdolabının buzluk kısmında veya derin dondurucuda saklanmalıdır. Bu şekilde hazırlanan etler, buzlukta -2 derecede birkaç hafta, -18 derece derin dondurucuda ise 3 - 4 ay süreyle saklanabilir” ifadelerini kullandı.

Sakatat tüketimi uyarısı

Kurban etinin tüketimi ile ilgili de bilgi veren Hallaç, “Etler sindirimi zor olan besinlerdir. Yeni kesilmiş hayvanların etlerindeki sertlik, hem pişirmede hem de sindirimde zorluğa yol açar. Özellikle mide-bağırsak hastalığı olan kişiler kurban etlerini hemen tüketmemeli, buzdolabında birkaç gün beklettikten sonra haşlama veya ızgara pişirme yöntemiyle pişirerek tüketmelidir. Bu dönemde genel olarak sakatat tüketimi de artmaktadır. Özellikle kolesterol hastaları ile kalp-damar hastalığı riski taşıyan kişiler sakatat tüketiminden kaçınmalıdır” dedi.

“Kurban etleri nasıl pişirilmeli”

Son olarak kurban etlerinin pişirilmesi konusunda açıklamalar yapan Özel Hayat Hastanesi Diyetisyeni Fatma Hallaç, sözlerini şöyle noktaladı: “Etle yapılan yemekler kendi yağı ile pişirilmeli ve ilave yağ eklenmemelidir. Özellikle kuyruk yağı veya tereyağının et yemeklerinde kullanılmasından kaçınılmalıdır. Etler mangal yapılacaksa kömürleşecek şekilde kızarmamasına dikkat edilmeli. Kömürleşen etler her zaman kanser riski taşır, aynı zamanda etin ateşe yakın olması B1, B12, folik asit gibi vitaminlerin kaybına da yol açar. Yüksek ateş yüzeydeki proteinleri birdenbire katılaştırır ve ısı etin iç kısmına ulaşamaz. Etlerin iç sıcaklığı en az 75 derece olmalıdır. Çok yüksek ısı, etin dış yüzeyinin yanmasına ve su kaybının fazla olmasına yol açarak besin öğesi kaybını arttırır.”

Editör: TE Bilişim