Çocuklarda görülen omurga eğriliği, diğer adı ile skolyoz sadece dış görünüşteki bir eğrilik olmayıp, çocuğun ruhsal yapısının da etkilendiği bir durum.

Bebeklik, çocukluk ve erişkin dönemde görülebilen omurga eğriliği olarak bilinen “Skolyoz” özellikle büyümenin hızlandığı puberte döneminde yani 10-15 yaş grubu çocuklarda sık görülmekte olup çocuğun hem fiziksel hem de ruhsal yapısını olumsuz etkiliyor.

Fizik tedavi uzmanları genellikle nedeni belli olmasa da omurga ve kostalardaki yapısal patolojilerden, genetik, kas ve sinir hastalıklarında, bacak boyu kısalıklarından da kaynaklanabilen skolyoz tedavisinde erken tanının çok önemli olup, erken tanı yapıldığı takdirde tedavi şansının çok yüksek olacağını belirtiyor.

Ayrıntılı duruş muayenesi ve gerekli omurga ve kemik grafilerinin çekilmesiyle teşhis edilen skolyoz omurga eğriliğinin açısı, şekli, eşlik eden kemik deformiteleri, hastanın yaşı ve büyümenin tamamlanıp tamamlanmadığına göre egzersizler, gerekirse korse ya da çok ileri vakalarda cerrahi olarak tedavi ediliyor.

Türkiye’nin önde gelen fizik tedavi merkezlerinden Romatem’in Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Hülya Şirzai, özellikle Covid pandemisi ile birlikte çocukların bilgisayar başında çoğu zaman uygun pozisyonda oturmadan zaman geçirdiği bu dönemde ailelerin daha dikkatli olması gerektiğini söyledi.

Skolyozun tedavisinde fizik tedavinin önemine vurgu yapan Şirzai, “Büyüme çağındaki çocuklarda omurga eğriliği oluşabilmektedir. Skolyoz tedavisi hem çocuk hem de ailesi için zorlu uzun bir süreçtir. Doğru tedavi edilmediği sürece anormal dış görüntü ile birlikte psikolojik açıdan çocuk olumsuz yönden etkilemektedir.

Daha ileri dönemlerde solunum problemlerine, sırt bel ağrılarına da yol açabilmektedir. Bundan dolayı çocuklarınızda duruş bozukluğu saptadığınız zaman öncelikle skolyoz konusunda uzman bir fiziksel tıp ve rehabilitasyon uzman hekimine başvurun ki birlikte omurgasını dik duruma getirirken hayata karşı da dik duruma getirelim.”

Kaynak: iha