Dünyanın her yerinde olduğu gibi Türkiye’de de karayolu taşımacılığı, iç ve dış ticaret faaliyetlerinde önemli bir role sahip. Ülkemizde halen yurt içi yük taşıma faaliyetlerinde karayolu taşımacılığı yüzde 90 oranında tercih ediliyor.
Yeni tırlara şoför bulunamıyor
Alışveriş alışkanlıklarının değişimi, e-ticaretin artan hacmi ve pandemi sürecinin de etkisiyle hızla büyüyen lojistik sektöründe baş döndüren gelişmeler yaşanıyor. Dünyada ve ülkemizde büyüyen lojistik operasyonlarının paralelinde filoların araç sayıları da yükseliyor ancak bu kez de araçları kullanacak şoför bulunamıyor.
Şoför kriziyle karşı karşıya kalan karayolu taşımacılığında, filo sahibi firmalar şoförleri işbaşında tutabilmek için yüksek maaş verme yoluna başvuruyor ama bu da lojistik maliyetlerini artırıyor.
“Bu işin sonu iyi değil”
Gerekli önlemler alınmazsa kısa vadede ticari faaliyetleri olumsuz etkileyecek en önemli sorunun şoför istihdamı olduğunu belirten Kıvanç Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Yüksel, “Teknoloji ne kadar ilerlese de, insana duyulan ihtiyaç özellikle bizim sektörümüzde devam ediyor. Yeni projelerimiz için anlaşma yaparken alacağımız yeni tırları değil, onları kullanacak vasıflı şoförleri nasıl bulacağımızı düşünüyoruz. Gençler kamyon ve tır şoförlüğünü artık meslek olarak tercih etmiyorlar. Şoförlük yapanların ortalama yaşı 50’yi geçmiş durumda. Arkadan gelen yeni şoförler olmayınca sektöre yeni sürücü girmiyor ve çalışanların yaş ortalaması da artıyor. Bu gidişle 10 yıl sonra sektörde çalışacak hiç şoför kalmayacak” dedi.
"Acil harekete geçilmeli"
Ticaretin büyük bölümünü karayoluyla gerçekleştiren Türkiye için bu durumun çok ciddi bir tehdit olduğunun altını çizen Yılmaz Yüksel, “Türkiye’de yurtiçi ve yurtdışı taşımacılık için yaklaşık 500 bin sürücü yollarda çalışıyor. Birçok firma, sürücü eğitimleriyle bu açığı kapatmaya çalışıyor fakat bu sektörün genel açığını ve sürücü kalitesini yükseltmeye yetmiyor. Bu mesleğin sürdürebilir olması ve gençlerin de tercih etmesi için ortak hedef doğrultusunda hareket edilmesi gerekiyor. Bunun için kurumların, özel şirketlerin, üniversitelerin birlikte hareket edebileceği bir yapı oluşturulabilir” şeklinde konuştu.