Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine Toplantısının ardından Türkiye ve dünya gündemine dair değerlendirmelerde bulundu. Erdoğan "Hamas siyasi büro başkanı İsmail Henniyye'nin şehit edilmesiyle Gazze krizinde yeni bir sınır da aşıldı." dedi ve İsrail aleyhine açılan soykırım davasına müdahil olma süreci ile ilgili Çarşamba günü somut bir adım atılacağını bildirdi.

Türkiye'nin gündemini meşgul eden Instagram'a yönelik erişim engeli ile ilgili ise "İsrail'in soykırım politikasına en net ve güçlü tepkiyi veren ülke yine biziz. Ülkemizin bu kararlı tavrının Netanyahu hükümetinde nasıl bir rahatsızlık oluşturduğu gün aşırı yapılan densiz açıklamalardan anlaşılmaktadır. Bayrağımıza ve bağımsızlığımıza dil uzatan sosyal medya şarlatanlarını rahatsız etmeyi sürdüreceğiz. Gözünü kan bürümüş soykırım şebekesi ne yaparsa yapsın Türkiye'nin ve Türk milletinin Filistin halkıyla dayanışmasını engelleyemeyecektir." değerlendirmesinde bulundu.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

Moğolistan'dan Etiyopya'ya nerede ata yadigarı bir kültürel varlığımız mevcutsa sahip çıkıyor kültürümüze ve insanlığa yeniden kazandırıyoruz. Büyük ülke ve büyük millet olmak neyi gerektiriyorsa tüm imkanlarımızla tüm gücümüzle onu yerine getirmenin gayretindeyiz. Burada bazı rakamları sizlerle kısaca paylaşmak isterim. TİGA vasıtasıyla günlük coğrafyamızın dört bir ucunda 120'nin üzerinde restorasyon çalışması gerçekleştirdik. Vakıflar Genel Müdürlüğümüz aracılığıyla son 22 yılda yaklaşık 6000 vakıf kültür varlığının restorasyonunu veya onarımını tamamladık.

"YILDIZ SARAYINI TEKRAR İHYA ETTİK"

Tarihimizin hiçbir dönemine sırtımızı dönmeden hem içeride hem dışarıda ulaşabildiğimiz her yerde maziden atiye sağlam köprüler kurduk. Bunun en son örneği Yıldız Sarayı'ydı. Cumhurbaşkanlığı Milli Saraylar Başkanlığımızın yürüttüğü 6 yıllık titiz bir çalışmanın neticesinde Yıldız Sarayı'nı tekrar ihya ettik. Osmanlı'nın en sancılı yıllarına tanıklık eden ancak bir dönem kumarhane olarak kullanılan bu önemli mirasın kapılarını 19 Temmuz'da onun sahibi olan aziz milletimize açtık. Şimdiye kadar 100 bin insanımızın ziyaret ettiği Yıldız Sarayı'nı özellikle gençlerimizin gezip görmesini tavsiye ediyorum. Bakımsızlık kurbanı olan Edirne Sarayı'yla ilgili restorasyon çalışmalarımız devam ediyor. İnşallah bu güzide eseri de kısa sürede ülkemize kazandıracağız. Sultan 2. Abdülhamid Han'ın emanetini yeniden hayata döndürmekten duyduğumuz bahtiyarlığı burada tekrar ifade etmek istiyorum. Yıldız Sarayı'nın restorasyonunda emeği geçen herkesi tebrik ediyorum.

"İŞ DÜNYAMIZA DESTEK VERMEYİ SÜRDÜRECEĞİZ"

26 Temmuz'da İstanbul'da tanıtımını yaptığımız HİT-30 Yüksek Teknoloji Yatırım Programı ile milli teknoloji hamlemizi yeni bir ivme kazandırıyoruz. Programla yüksek teknolojili ve yüksek katma değerli yeni yatırımlar için Türkiye'nin sahip olduğu avantajları HİT 30 programıyla vergi teşvikleri ve hibe desteklerinden oluşan toplam 30 milyar dolarlık kaynağı yüksek teknoloji yatırımlarına yönlendireceğiz. HİT 30 programının sektörde farklı bir heyecan oluşturduğunu görüyoruz. Bundan da büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Bu vesileyle buradan iç dünyamıza şu çağrıyı yapmak arzusundayım. Hükümetimiz üretenin, çalışanın, istihdam sağlayanın daima yanındadır. Son 22 yılda el ele verdik, omuz omuza verdik, nice hayalleri beraberce gerçeğe dönüştürdük. Savunma sanayi başlığı olmak üzere birçok başlıkta ülkemizi parmakla gösterilen seviyelere yine beraberce ulaştırdık.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve devlet erkanı 10 Kasım'da Anıtkabir'de Cumhurbaşkanı Erdoğan ve devlet erkanı 10 Kasım'da Anıtkabir'de

Önümüzdeki dönemde iyi çalışılmış, Türkiye ekonomisine katkı yapacak yeni paketlerle iş dünyamıza destek vermeyi sürdüreceğiz. Allah'ın izniyle çok daha fazlasını başaracağız. Şunu lütfen unutmayınız. Siz gayret ettiğiniz sürece biz de sizleri asla yalnız bırakmayız. Önümüzdeki dönemde iyi çalışılmış Türkiye ekonomisine katkı yapacak yeni paketlerle iş dünyamıza destek vermeyi sürdüreceğiz.

"TERLEYEN BİR CUMHURBAŞKANI OLACAĞIMIZIN SÖZÜNÜ VERMİŞTİK"

Aziz milletim. Bundan 10 sene önce sizlerin desteğiyle göreve ilk başladığımızda koşan, koşturan ve terleyen bir cumhurbaşkanı olacağımızın sözünü vermiştik. Diğer tüm sözlerimiz gibi hamdolsun bunu da yerine getiriyoruz. Ankara ve İstanbul'daki yoğun programlarımızın yanı sıra il ziyaretlerimizle milletimizle gönül köprülerimizi güçlendiriyoruz. İllerimizde yapımı devam eden projelerimizi yerinde görüyor, inceliyor, varsa eksiklerinin giderilmesi için hemen orada Bakan arkadaşlarımıza gerekli talimatları veriyoruz. Ayrıca tamamlanan eserlerin de açılış sevincini milletimizle paylaşıyoruz. Rize ziyaretimizde hem Rizeli kardeşlerimizle kucaklaştık hem de inşası biten eser hizmet ve projelerin resmi açılışını gerçekleştirdi.

AFETZEDELERE EV VE DÜKKANLARININ ANAHTARLARI TESLİM EDİLDİ

Afetzede kardeşlerimize ev ve dükkanlarının anahtarlarını teslim ederek 2021 yılındaki sel felaketinin yaralarını sarma vaadimizi yerine getirdik. Aydere yaylasını 2017 yılından bu yana toplam 2 milyar 667 milyon liralık yatırımla eski güzelliğine yeniden kavuşturduk. Tabii burada asıl önemli olan Ayder gibi doğal bir hazinenin korunmasıdır. Ayder'de çarpık yapılaşmaya izin vermeyerek, Ayder'i her türlü çirkinlikten muhafaza ederek hep birlikte bunu başaracağımıza inanıyorum. Bu vesileyle bir kez daha açılışını yaptığımız hizmet ve projelerin hayırlı olmasını diliyor, emeği geçen tüm kurumlarımıza kutluyorum.

"GAZZE KRİZİNDE YENİ BİR SINIR DA AŞILDI"

Değerli basın mensupları, bölgemiz gerçekten sancılı günler yaşamaktadır. Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş 2 buçuk yılını doldurdu. Savaşın kısa vadede sona erme ihtimali henüz ufukta görünmüyor. İsrail'in Gazze'ye yönelik başlattığı saldırılar 10. ayını geride bıraktı. Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Henniye'nin şehit edilmesiyle Gazze krizinde yeni bir sınır da aşıldı.

Ancak turizmde hala kat etmemiz gereken mesafe olduğunu biliyoruz. Bölgemizdeki istikrarsızlıklar ve çatışmalar azaldıkça bu mesafeleri çok daha hızlı bir şekilde aşacağız. Turizm sektörümüzün de vizyonunu buna göre şekillendirmesinde fayda var. Şunu hiçbir zaman aklımızdan çıkarmayalım. Aşırı kar hırsıyla hızlı kazanç peşinde koşmak, orta ve uzun vadede turizm sektörümüze onulmaz yaralar açacaktır.

"VURGUNCULUK YAPANLAR EN BÜYÜK ZARARI MİLLETİMİZE VERMEKTEDİR"

Her ne suretli olursa olsun, vurgunculuk yapanlar en büyük zararı milletimize vermektedir. Türkiye'nin saygınlığına vermektedir. Sektörden ekmek yiyen milyonlarca vatandaşımıza vermektedir. Her zaman söylüyorum, itibar ve güven zor kazanılan fakat kolayca kaybedilen değerlerdir. Fırsatçıların bu değerlerimizi dinamitlemesine müsaade etmemeliyiz. Ülkemizin prestijine ve turizm sektörümüze zarar veren arzi durumların ortadan kaldırılması noktasında devletimizin kurumları kadar sektörün bizatihi kendisine çok önemli görevler düşüyor.

"HİÇ KİMSENİN ENDİŞESİ OLMASIN"

Daha büyük hedeflere kulaç atarken turizm sektörünün gelişmesine ayak bağı olan bu yüklerden de kurtulacağımıza inanıyorum. Aziz milletim, ekonomi başlığında şunu da memnuniyetle vurgulamak durumundayım. Turizm ve ticaret rakamları gibi bugün açıklanan Temmuz ayı enflasyon oranları da hamdolsun ümitlerimizi artırmıştır. Haziran itibariyle enflasyonda başlayan düşüş süreci Temmuz'da biraz daha belirginleşti. Yıllık enflasyon en yüksek seviyesine göre 13,7 puan geriledi. Önümüzdeki aylarda bu eğilim hızlanarak devam edecek.

Sene sonunda enflasyonu hedeflerimizle uyumlu oranlara mutlaka indireceğiz. Amacımız enflasyonu düşürerek kalıcı refah artışını sağlamaktır. Küresel ekonomide son dört yıldır devam eden fırtınalı seyir gelişmiş ülkeler dahil hepimizi zorluyor. Bu sabah dünya sermaye piyasalarında yaşananlar hükümetimizin nasıl belirsizliklerle dolu bir atmosferde yürüdüğünü göstermiştir. Ama hiç kimsenin endişesi olmasın. Türkiye emin ve ehil ellerde yoluna devam etmektedir.

"SOMUT ADIMIMIZI ÇARŞAMBA GÜNÜ ATIYORUZ"

Netanyahu yönetiminin kural tanımaz, hukuk tanımaz, saldırgan tavrı bölgemizi kötü senaryolarla karşı karşıya bırakıyor. Amerika başta olmak üzere Batılı aktörler ne yazık ki İsrail'in ve bir avuç fanatik siyonistin esiri olmuş durumda. Ateşkeş görüşmelerinden umutları yeşertecek bir sonuç çıkmadı. Hamas'ın yapıcı tavrına rağmen Netanyahu yönetimi katliam politikasını sürdürme niyetinde olduğunu defaatle gösterdi. Üzerinde etki sahibi güçlerin "Tavşana kaç, tazıya tut" politikası sürdükçe İsrail, Gazze'deki ateşi tüm bölgeye yaymak için her yolu deneyecektir.

Türkiye olarak bölgemizdeki gelişmeleri anbean takip ediyoruz. Son 10 ayda 40 bin masumun hayatına mal olan bu barbarlığın bir an önce sona ermesi için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. Daha evvel Uluslararası Adalet Divanında İsrail aleyhine açılan soykırım davasına müdahil olma kararımızı açıklamıştık. Bununla ilgili somut adımımızı çarşamba günü atıyoruz.

"SOSYAL MEDYA ŞARLATANLARINI RAHATSIZ ETMEYİ SÜRDÜRECEĞİZ"

Meclisimiz 7 Ağustos tarihinde LAHEY'de davaya müdahillik dilekçemizi Adalet Divanı'na teslim edecektir. Türkiye adına resmi başvuru yapmış olacağız. Milletimin şu gerçeği çok iyi bilmesini arzu ediyorum. Türkiye varlık yokluk mücadelesi verdiği bu zor günlerinde Filistin'in yanındadır. Tüm imkanlarıyla Filistinli kardeşlerine sahip çıkmaktadır.

İsrail'in soykırım politikasına en net ve güçlü tepkiyi veren ülke yine biziz. Ülkemizin bu kararlı tavrının Netanyahu hükümetinde nasıl bir rahatsızlık oluşturduğu gün aşırı yapılan densiz açıklamalardan anlaşılmaktadır.

Bayrağımıza ve bağımsızlığımıza dil uzatan sosyal medya şarlatanlarını rahatsız etmeyi sürdüreceğiz. Gözünü kan bürümüş soykırım şebekesi ne yaparsa yapsın Türkiye'nin ve Türk milletinin Filistin halkıyla dayanışmasını engelleyemeyecektir. Masumların gözyaşı üzerinden ikbal devşirmeye heveslenenler ne kadar büyük bir gaflete düştüklerini er ya da geç anlayacaklardır. Güçlü Türkiye inşallah bölgemizde barışın teminatı olacaktır. Tarih boyunca mazlumların sığınağı olan ülkemiz kimsesizlerin kimsesi olma vasfını koruyacaktır. Aziz milletim bu anlayışla Türkiye 100. yılının inşası için gece gündüz koşturuyoruz.

"İHRACATTA REKOR"

Yakın çevremizdeki tüm sıkıntılara rağmen ekonomide hedeflerimizle uyumlu şekilde yolumuzda ilerliyoruz. Geçen hafta açıklanan veriler doğru yolda olduğumuzu temin etmiştir. İhracatta tarihimizin en yüksek temmuz ayı rakamına ulaştık. Temmuz ayı ihracatımız geçen yılın aynı ayına göre yüzde 13,8 artış kaydede 512 milyon dolar oldu. Tüm zamanların en yüksek Temmuz ayı ihracatını gerçekleştirdik. Yıllıklandırılmış ihracatımızda toplam 261,5 milyar dolar ve bir önceki yıla göre %3,4 artışla yine Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdı. Mal ihracatında son bir yılda 8,7 milyar dolar net artış sağlandı.

İthalatımızdaki düşüş eğilimi aynı şekilde devam ediyor. İthalatımız temmuz ayında yıllık bazda %7,9 oranında yani 2,6 milyar dolar geriledi. İracattaki artış ve ithalattaki azalışın etkisiyle dış ticaret açığımız yıllık bazda %42,3 düşüş ile 7,2 milyar dolara indi. İhracatın ithalatı karşılama oranında 14,5 puanlık güçte bir yükseliş yaşandı. %75,7 seviyesine çıkan bu oranı inşallah da arttıracağız.

GAZZE'YE YARDIM

2002 yılında toplam 36 milyar dolar ihracat yapan bir ülkeyi bir ayda 22,5 milyar dolar ihracat gerçekleştiren bir ülke konumuna taşıdık. İsrail'le dış ticaret işlemlerini durdurduğumuz bir dönemde böyle bir orana ulaşmamız ayrıca takdire şayandır. Buradan milletimin huzurunda açıkça ifade ediyorum Türkiye, mevcut İsrail hükümetini ateşkese zorlamak ve insani yardımların Gazze'ye kesintisiz girişimini temin etmek amacıyla aldığı bu kararın sonuna kadar arkasındadır.

İhracatçılarımızın da kendilerine yeni pazarlar bularak burada yaşanan kaybı telafi ettiklerini görmekten memnuniyet duyuyoruz. Hemen her şeyin bir şekilde telafisi olur ama Filistinli mazlumlara sırtını dönmenin telafisi olmaz. İnşallah daha fazla gayret göstererek yıl sonu hedefimiz olan 267 milyar dolar ihracat rakamını da mutlaka yakalayacağız. Türk mallı damgalı ürünleri Afrika'dan Asya'ya dünyanın dört bir ucuna ulaştıran ihracatçılarımızı bir kez daha yürekten tebrik ediyorum. İhracatçılarımızdan kalan beş ayı çok çok iyi değerlendirerek bizlere yeni müjdeler vermelerini bekliyorum.

ANADOLU EŞSİZ GÜZELLİKTE BİR AÇIK HAVA MÜZESİ

Kıymetli vatandaşlarım, ülke olarak kültür turizmi, inanç turizmi, sağlık turizmi, doğa sporları gibi farklı alanlarda ciddi imkanlara sahibiz. Seksen bir vilayetimizin her bir köşesi köylerimizde, ilçelerimizde saklı kalmış her bir eser ayrı bir medeniyetin izlerini taşıyoruz. Anadolu zaten eşsiz güzellikte bir açık hava müzesidir. Ancak uzun yıllar bu imkanlardan yeterince istifade edemedik.

Altyapı eksiği ve terör belası turizmin gelişmesine yıllarca engel oldu. Son 22 yılda doğudan batıya, kuzeyden güneye ülkemizin gizli kalmış hazinelerini turizme kazandırmak için çok mücadele ettik. Doğu ve Güneydoğu illerimizin üzerinden terörün gölgesi kalktıkça buralar turizmden de hak ettiği yeri almaya başladı. Ulaştırma yatırımlarımızla ülkemizin 81 vilayeti, 782 bin km karenin her bir karışı yerli ve yabancı misafirlerimizin ziyaretine açıldı.

"60 MİLYON TURİST SAYISINI YAKALAYACAĞIZ"

Bir zamanlar bacasız sanayi denilen turizm bizim dönemimizde Türk ekonomisinin lokomotif sektörlerinden biri haline geldi. Turizm sektörümüze yaptığımız yatırımların karşılığını fazlasıyla alıyoruz. Geçtiğimiz günlerde açıklanan 2024 yılının ilk 6. ayına ait turizm rakamları bu gerçeği bir kez daha ortaya koymuştur. 2024'ün ilk 6 ayında turizmde gurur verici bir başarıya imza attık. Bu dönemde ülkemizi ziyaret eden turist sayısı. 26.137.000'E ulaşarak bir önceki yılın aynı dönemine göre %14 artışla rekor kırıldı. Ayrıca geçen yıl ilk 6 ayda 93 dolar olan kişi başı gecelik harcama tutarı bu sene 98 dolara çıkmış oldu. Yıl sonunda bu meblağın 103 dolara çıkacağını tahmin ediyoruz. Bu rakamlara bağlı olarak turizm gelirlerimiz de artmaktadır. 2023'Ün ilk 6 ayında 21,6 milyar dolar olan toplam gelirimiz bu senenin aynı döneminde %9,3 yükselişle 23,7 milyar dolara çıktı. Çok büyük bir aksilik olmazsa, yıl sonunda 60 milyar dolar turizm gelirini, 60 milyon turist sayısını inşallah yakalayacağız.

"BİRAZ DAHA DİRAYETLİ DAVRANACAĞIZ"

İnşallah bu yolun sonunda da ekonomide menzilli maksuduna varacaktır. Türk ekonomisi bu güce, bu potansiyele, 22 yıllık çabalar neticesinde inşa ettiği bu sağlam temele ziyadesiyle sahiptir. Bunun için biraz daha sabredecek, biraz daha dirayetli davranacağız. Muhalefetin bu ülkeye faydadan çok zarar getirecek afaki söylemlerine prim vermeyeceğiz. Onlar konuşmayı meydanlarda atıp tutmayı çok sever. Ama iş verilen sözleri tutmaya gelince ara ki bulasın.

BELEDİYELERİN SGK BORÇLARI

SGK'ya olan birikmiş borçlarını dahi ödemeyen dahası, absürt bahanelerle bu borçtan kaçmanın yollarını arayan bir zihniyetten ne memlekete ne de şehirlerimize hiçbir hayır gelmez.

Vatandaşlarımdan muhalefetin karamsar, kötümser, moral bozmayı amaçlayan açıklamalara itibar etmemelerini, 22 yıllık tarihi başarılarla dolu hükümetimize güvenmeye devam etmelerini bekliyorum. Burada şu noktayı da belirtmek istiyorum. Vatandaşlarımızdan bunu talep ederken devlet olarak biz de üzerimize düşeni yapıyoruz. İçinden geçtiğimiz hassas dönemde ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızın yükünü hafifletmek için onların yanında oluyoruz. Biliyorsunuz 2022 yılında çok önemli bir program başlattık. Türkiye aile destek programıyla ihtiyaç sahibi arkadaşlarımıza kardeşlerimize nakdi destek ulaştırdı.

Hanelerimizi elektrik tüketim desteğinden faydalandırma yanında bu hanelerde bulunan evlatlarımız için de ilave destekler sağladı. Programımız kapsamında bugüne 2 milyon tekil ailemizin elinden dar gelirli ailelerimize toplamda 88,2 milyar liranın üzerinde destekte bulunduk. Programın son ödemesini geçtiğimiz ay gerçekleştirdik. Kabine toplantımızda bu konuyu tüm yönleriyle tekrar gözden geçirdik. İki yıldır uyguladığımız destek programımızı sosyal devlet vasfımızın bir gereği olarak 2024 yılının sonuna kadar uzatıyoruz.

TAKAS TRAFİĞİ

Değerli basın mensupları Türkiye diplomasisinin farklı alanlarında başarı grafiğini sürekli son yıllarda ülkemiz küresel ve bölgesel diplomasinin kalbinin attığı yer haline dönüştü. Rusya Ukrayna savaşında İstanbul sürecinden 33 milyon ton tahılın Türk boğazlarından dünya piyasasına ulaştırıldığı Karadeniz tahıl girişimine kadar pek çok önemli diplomasi zaferine bizler imza attık.

Bu en son örneği istihbarat alanında geçen hafta yaşandı. Milli İstihbarat Teşkilatımızın son derece hassas bir çalışma neticesinde 2. Dünya Savaşı sonrası en büyük esir takası ülkemizin ev sahipliğinde Ankara'da gerçekleştirildi.

Amerika, Almanya, Polonya, Slovenya, Norveç, Rusya ve Belarus cezaevlerinde bulunan 26 kişinin değişimi hiçbir krizle karşılaşılmadan hamdolsun tüm dünyaya örnek olacak şekilde yapıldı. İnsani boyutunun ötesinde Türkiye'nin kilit rolünü de tescilleyen MİT mensuplarımızı can-ı gönülden tebrik ediyorum. 97 yıldır devletimizi nice saldırıdan, nice ihanetten, nice provokasyondan gerektiğinde canları pahasına koruyan MİT Başkanlığımızın isimsiz kahramanlarına bugün bir kez daha teşekkür ediyorum.

Editör: Ömer Can