Hava soğuk giyindimmm kuşandım maskemi taktım. Şapkamı giydim, tanınmaz halde biraz yürüyeyim dedim.....
Sol tarafımmm Masmavi denizzz, sağ tarafım yeşillik oohh misss!...
İçimde bir enerjii bir enerjii....Hopla zıpla elli yaşından sonraaa.... Tam havamdayımm ayağıma takılan poşet… Olsunnn sinirim bozulmasın… ayyy birde baktım yerde boş şişeler çoğu kırık hemen aklıma bir şarkı takıldı lingoo lingoo şiseellerr. Birde baktım arabanın birinde son sesine kadar açılan şarkı… Nasıl geçti habersiz o güzelim yılları basbas bağırıyor fütursuzca benimi hatırlatıyor ne?
demeden edemedim... Biraz ilerde iki köpek güzeller güzeli havv havvvv banaaa ... benn korkmmamm ama yine de ürktüm işte maskemi indirdim, şapkamı çıkarttım, sakinleştiler, kenardan kenardan geçtim yanlarından, amman allahımm birde baktım ki ne göreyim, adamın teki sabahın köründe sarhoş.... İşiyor duvaraa… bakmaa bakmaaa dedim geçtim yanindan... offf offf bu nasıl bir sabah yerlerde maskelerrr plastik eldivenlerrr toplayasım geldiii içimden... midem bulanarak... Baktım bir görevli süpürüyor yerleri... Hadii devam dedim denizin üstüne baktım ki mavilikten eser kalmamış pislikten plastik şişe ve maskelerle dolu.... Yaaaa keyfim kaçtı.. Ne zormuş sabah sabah yürümek.... Biraz ilerde bir simitçi bu kadar pisliği gördükten sonra alamamm dedim ama alacağım canımm istedi...
Sıcacık miss gibi kokusu ve yanında bir çay birde Dost istedi... Malum pandemideyiz ne çay kaldı nede sohbet edeceğimiz dost....
Hadii eve dön!...
